Tezin Türü: Yüksek Lisans
Tezin Yürütüldüğü Kurum: Marmara Üniversitesi, Sağlık Bilimleri Enstitüsü, Gastroenteroloji Anabilim Dalı, Türkiye
Tezin Onay Tarihi: 2003
Tezin Dili: Türkçe
Öğrenci: Aysun Bozbaş
Danışman: Ayşe Nurdan Tözün
Özet:
HCV'ye bağlı kronik hepatitde hastalık doğal seyri bireysel olarak oldukça farklılık göstermektedir. Fibrozis ilerleme hızının geniş bir spektrum göstermesinden bazı viral ve konak faktörleri sorumlu tutulmuştur. Virusla ilişkili faktörler; viremi (HCV-RNA ) düzeyi, genotip, quasispecies olup konakla ilişkili olanlar yaş, erkek cinsiyet, genetik yapı, alkoldür. Bu faktörlerin hastalık seyriyle ilişkisini gösteren çalışmalar yanında bunu doğrulamayan çalışmalar da vardır. Konak faktörleri ile ilgili epidemiyolojik çalışmalarda; yaş, enfeksiyon süresi, alkol ve erkek cinsiyetin kronik HCV enfeksiyonunda histolojik evreden bağımsız faktörler olduğu bulunmuştur. Kısaca HCV ile enfekte hastalarda fibrozis ilerleme hızında farklılığa sebep olabilecek çok sayıda faktör görünse de bunların rolü ve derecesi tam olarak belirlenememiştir.
Hücre hasarına yanıt olarak salgılanan sitokinler karaciğer fibrozis patogenezinde önemli rol oynarlar. Karaciğer fibrozisinde en önemli fibrojenik sitokin TGF-ß1'dir. Bizim bu çalışmadaki amacımız; tedavi almamış naive HCV'ye bağlı kronik hepatitli hastalarda TGF-ß1 düzeyini, sağlıklı kontrol grubu yanında bir başka kronik hepatit grubu olan nonalkolik steatohepatitli (NASH) hastalarla karşılaştırmak, böylece TGF-ß1'in kronik hepatit C'ye özel rolü olup olmadığını belirlemek ve fibrozis evreleri ile TGF-ß1 düzeyini karşılaştırarak hastalığın prognozundaki yerini araştırmak olmuştur.
Çalışmaya 20 naive HCV'ye bağlı kronik hepatitli hasta, 20 karaciğer biyopsisi ile tanısı konmuş NASH hastası ve 20 gönüllü sağlıklı kontrol alındı. Tüm hastaların daha önce ayrılan ve -80'de saklanan serumlarında aynı gün enzim immunassay ile TGF-ß1 düzeyi ölçüldü. HCV'ye bağlı kronik hepatit grubunda TGF-ß1 serum düzeyi sağlıklı kontrollere göre önemli oranda yüksek bulundu ( p < 0.001 ), TGF-ß1 düzeyi NASH hastalarından da anlamlı olarak yüksek saptandı ( p <0.05 ). NASH hastalarında TGF-ß1 düzeyi sağlıklı kontrollerden yüksek bulunsa da istatistiksel olarak anlamlı değildi ( p > 0.05). Kronik hepatit C'li hastaların tedavi öncesi yapılan karaciğer biyopsilerindeki fibrozis evreleri (0-4) ile TGF-ß1 serum düzeyleri karşılaştırıldı. Fibrozis olanlarda, ortalama TGF-ß1 düzeyi fibrozis olmayanlardan belirgin yüksekti, evre 2-4 fibroziste TGF-ß1 ortalaması en yüksek düzeyde bulundu. NASH'li hastalarda ise fibrozis olan ve olmayanlar arasında TGF-ß1 düzeyinde anlamlı fark bulunmadı.
Sonuç olarak; HCV'ye bağlı kronik hepatitte fibrozis gelişmesinde TGF-ß1 önemli rol oynar. Kronik hepatit C hastalığının doğal seyrinde TGF-ß1 düzeyinin önemli bir belirleyici olduğu görünmektedir. Yani hepatit C'de bireyler arasında izlenen progresyondaki farklılıklardan TGF-ß1 sorumlu olabilir. Tedavi öncesi TGF-ß1 düzeyinin ölçümü, tedavi planlanması ve süresini belirlemede bize yardımcı olabilir.