XIII. Türk Omuz ve Dirsek Cerrahisi Kongresi, İstanbul, Türkiye, 25 - 27 Nisan 2024, ss.163, (Özet Bildiri)
Amaç: Mevcut olgu kontrol çalışmasında kronik omuz ağrısında dokunma keskinliğinin, sağ sol muhakeme yeteneğinin ve motor imgeleme
becerisinin sağlıklı kontrollerle karşılaştırılması amaçlanmaktır.
Yöntem: En az üç aydır omuz ağrısı yaşayan 25 hasta (13 kadın, 47,30±11,90 yıl) ve 20 sağlıklı bireye (11 kadın, 42,10±15,20 yıl) görsel analog
skala istirahat/aktivite/gece (GAS-ist/akt/gece), omuz eklem hareket açıklığı ölçümü, omuz ağrı ve dizabilite indeksi (SPADI), basınç
ağrı şiddeti, iki nokta ayrımı, laterilizasyon doğruluğu ile hızı, korku kaçınma inanışlar anketi (KKİA), ağrıyı felaketleştirme ölçeği, santral
sentizasyon ölçeği ve motor imgeleme değerlendirmeleri yapılmıştır. İstatiksel analiz SSPS-21 ile yapıldı.
Bulgular: Beklenildiği gibi kronik omuz ağrısı olan hastaların GAS-ist/akt/gece, omuz eklem hareket açıklığı ölçümü ve SPADI ölçümleri
sağlıklı kontrole göre daha olumsuz skorlar gösteriyordu (p<0.001). Ek olarak sağlıklı kontrole göre kronik omuz ağrılı hastalı hastaların
basınç ağrı şiddeti (tibialis anterior), iki nokta ayrımı, laterilizasyon hızı, korku kaçınma inanışlar anketi alt ölçekleri, ağrıyı felaketleştirme
ölçeği ve motor imgeleme değerlendirmeleri daha olumsuz skorlar açığa çıkardı (p<0.05, Tablo 1).
Sonuç: Somatosensoriyel korteksin fonksiyonel yeniden organizasyonunu gösterebilen dokunma keskinliği, vucut şemasındaki bozukluklarının
değerlendirmelerinden sol/sağ muhakeme hızı, motor korteks reorganizasyonunu değerlendirebilen motor imgeleme performansı
kronik omuz ağrısında sağlıklı kontrole göre daha olumsuz skorlar göstermiştir. Hastalarda ağrıyı felaketleştirme ve korku
kaçınma inanışları da daha kötü olarak belirlendi. Mevcut çalışmada sonuç olarak hasta sayısının sınırlı olmasına rağmen kronik omuz
ağrısında duysal ve motor korteks reorganizasyon bozukluklarını görülmesi bu konuda gelecekte daha büyük örneklem büyüklüğüne sahip
çalışmalara ihtiyaç bulunduğunu göstermekte ve rehabilitasyona belki bu konuda da tedaviler eklenmesi gerektiğini göstermektedir.