İmmün Trombositopenisi Olan Yaşlı Bir Hastada Nadir Görülen Pneumocystis Jirovecii Pnömonisi (PCP) ve Sitomegalovirüs (CMV) Ko-Enfeksiyonu Ant Uzay, Mustafa Güldan, Başak Büyükkürkçü, İffet Beril Gökmen, Yıldız Okuturlar


Uzay A., Okuturlar Y.

IV. UDK - Ulusal Dahiliye Kongresi, Antalya, Türkiye, 22 - 25 Mayıs 2025, ss.207-208, (Özet Bildiri)

  • Yayın Türü: Bildiri / Özet Bildiri
  • Basıldığı Şehir: Antalya
  • Basıldığı Ülke: Türkiye
  • Sayfa Sayıları: ss.207-208
  • Acıbadem Mehmet Ali Aydınlar Üniversitesi Adresli: Evet

Özet

Yayın No: EP-36 İmmün Trombositopenisi Olan Yaşlı Bir Hastada Nadir Görülen Pneumocys[s Jirovecii Pnömonisi (PCP) ve Sitomegalovirüs (CMV) Ko-Enfeksiyonu Ant Uzay, Mustafa Güldan, Başak Büyükkürkçü, İffet Beril Gökmen, Yıldız Okuturlar Acıbadem Mehmet Ali Aydınlar Üniversitesi, Atakent Üniversite Hastanesi, İç Hastalıkları Giriş: PneumocysFs jirovecii pnömonisi (PCP) ve sitomegalovirüs (CMV) gibi oportunisFk enfeksiyonlar, genellikle derin immünsüpresyon alHndaki hastalarda ortaya çıkar. İmmün sistemi baskılanmış kişiler arasında kemoterapi alanlar, organ nakli sonrası immünsüpresif tedavi gören hastalar ve ileri evre HIV/AIDS hastaları yer almaktadır. Bununla birlikte, bilinen bir primer ya da sekonder immün yetmezlik olmaksızın bu tür enfeksiyonların yaşlı popülasyonda görülmesi oldukça nadir bir durumdur. Olayların nadirliği ve klinik belirFlerin özgün olmaması nedeniyle bu enfeksiyonlar çoğunlukla geç tanınmakta ve tedavide zorluklar yaşanmaktadır. Olgu: Kronik obstrükFf akciğer hastalığı (KOAH) öyküsü bulunan 76 yaşındaki kadın hasta, akut alevlenme ve hiperkapnik solunum yetmezliği ile acil servise başvurdu. Başlangıç tedavisi olarak furosemid infüzyonları ve non-invaziv mekanik venFlasyon (NIMV) uygulandı. Ancak hastada hipoksemi ve karbon dioksit retansiyonu devam eì. Bunun üzerine enfeksiyonun alHnda yatan nedenin belirlenmesi için ileri tetkikler başlaHldı. Derin trakeal aspirat örneği alındı ve serolojik testler yapıldı. Test sonuçları PneumocysFs jirovecii ve CMV koenfeksiyonunu ortaya koydu. Hastanın immünoglobulin düzeyleri normal sınırlar içerisindeydi ve HIV serolojisi negaFvi, bu da sekonder immün yetmezlik nedenlerini dışladı. Kan periferik yayması alınarak psödotrombositopeni dışlandı. Hastanede ya|ğı süre boyunca hastada ciddi bir trombositopeni gelişF; trombosit sayısı 4.000/μL seviyesine düştü. Bunun üzerine hastaya hematolojik bir inceleme yapıldı ve diğer trombositopenik nedenler dışlanarak immün trombositopeni (ITP) tanısı konuldu. Pseudotrombositopeni, tromboFk mikroanjiyopaF ve diğer potansiyel nedenler dışlandıktan sonra, ITP tanısı doğrulandı. Bunun üzerine hastaya meFlprednizolon (1 mg/kg/gün) tedavisi başlandı, eğer düzelme olmaz ise kemik iliği aspirasyon biyopsisi önerildi. Bu tedavi sonucunda trombosit değerleri kademeli olarak yükselmeye başladı ve alHncı gün iFbariyle trombosit sayısı 97.000/μL’ye ulaşH. Aynı zamanda, PCP ve CMV enfeksiyonları için trimetoprim-sulfametoksazol ve valgansiklovir tedavileri uygulandı.Tedavi sürecinde hastanın solunum durumu düzeldi ve oksijen ihFyacı azaldı. Ayrıca, C-reakFf protein (CRP) gibi inflamatuar belirteçler normal seviyelere geriledi; CRP düzeyi 1,44 mg/dL’den 0,20 mg/dL’ye düştü. TarHşma: Bu olgu, PCP ve CMV gibi oportunisFk enfeksiyonların yalnızca immün yetmezlik öyküsü olan hastalarda değil, yaşa bağlı immün senesans nedeniyle yaşlı hastalarda da ortaya 208 çıkabileceğini vurgulamaktadır. KOAH gibi kronik akciğer hastalıkları da bu tür enfeksiyonlar için önemli bir risk faktörü oluşturabilir. Yaşlı popülasyonda immün yanıHn zayıflaması, hastaları PCP ve CMV gibi enfeksiyonlara daha duyarlı hale geFrebilir.Olgunun bir diğer önemli noktası ise, kriFk hastalık sırasında ani gelişen ciddi trombositopenidir. Hastada trombositopeninin alHnda yatan nedenin araşHrılması sırasında, ITP tanısı tromboFk mikroanjiyopaF ve pseudotrombositopeni gibi diğer nedenler dışlanarak konulmuştur. Bu, hematolojik komplikasyonların ayrımının ve doğru tedavinin önemini göstermektedir. KorFkosteroid tedavisine erken başlanması, trombosit düzeylerinin hızla düzelmesini sağlamış ve olası kanama komplikasyonlarının önüne geçilmişFr. Sonuç: Bu olgu, mulFdisipliner bir yaklaşımın ve erken tanının, kompleks enfeksiyonlar ve hematolojik komplikasyonlarla seyreden vakaların yöneFminde kriFk bir rol oynadığını göstermektedir. PCP ve CMV enfeksiyonları ile birlikte ITP tanısı alan yaşlı bir hastada, hem immün disregülasyonun hem de yaşlanmanın enfeksiyonların ve otoimmün komplikasyonların patogenezinde nasıl bir etkileşimde bulunabileceği üzerinde durulması gerekFği sonucuna ulaşılmışHr. Bu karmaşık etkileşimlerin daha iyi anlaşılabilmesi için daha fazla araşHrma yapılması gerekmektedir. Anahtar Kelimeler: PneumocysFs jirovecii pnömonisi (PCP), Sitomegalovirüs (CMV), İmmün trombositopeni (ITP), OportunisFk enfeksiyonlar, Geriatrik populasyon