14. Ulusal Yara Kongresi Uluslararası Katılımlı, Antalya, Türkiye, 12 - 15 Aralık 2019, ss.61-62, (Özet Bildiri)
stanbul Fatih Sultan Mehmet Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Nöroloji Kliniği Giriş: Basınç yaraları tüm sağlık bakım kuruluşları için önemli bir kalite ve bakım göstergesidir. Hasta güvenliği ve konforlu hasta bakımının temelini oluşturur. Önleyici faaliyetler ile standart protokol ve bakımın planlanması, sağlık personeli, hasta ve yakınlarının eğitimi, prevelans, insidans çalışmaları ile hastane yönetimlerinin dikkat etmesi gereken önemli hususlardır. Bu çalışmanın amacı, inme merkezimizde işlem sonrası basınç yarası gelişme olasılığının tedavi biçimi ve NIH skoru ile ilişkisini araştırmak ve basınç yarası insidans oranlarını azaltabilmek için yapabileceklerimizi araştırmaktır. Materyal-Metod: Hastanemiz bünyesinde 7-24 hizmet veren tescilli kapsamlı inme merkezi bulunmaktadır. Bu kapsamda standart algoritmler doğrultusunda intravenöz trombolitik tedavi (TPA) nörologlar, büyük damar oklüzyonu varlığında ise girişimsel radyologlar tarafından mekanik trombektomi (MT) tedavisi yapılmaktadır. Bazı olgularda her iki işlem de yapılabilmektedir. Uygulanan tedavi yöntemlerine göre olgular 3 gruba ayrıldı. Ayrıca bu olgular geriye dönük olarak değerlendirildiğinde, inme tanısı ile işlem kararı öncesinde nöroloji hekimlerince yapılan muayenelerindeki başlangıç NIH skorları incelenmiş ve hasta grubu buna göre NIH skoru 0-10 hafif, 10-20 orta, 20 ve üzeri ağır olarak 3 gruba ayrıldı. Hem tedavi yöntemine hem de başlangıç NIH skoruna göre ayrılan üç grup, basınç yarası gelişimi açısından karşılaştırıldı. Ayrıca uygulanan tedaviler sonrası yapılan son nörolojik muayenelerine göre hesaplanan NIH skorlarının başlangıç NIH skorlarları ile farkının basınç yarası üzerine etkisine de bakılmıştır. Basınç yaraları derecede ve bölgelerine göre sınıflandırılmıştır. Bulgular: Çalışma Haziran 2018-Haziran 2019 tarihleri arasında inme merkezine başvuran 126’sı (%52.1) erkek ve 116’sı (%47.9) kadın olmak üzere toplam 242 olgu ile bilimsel kuruldan izin alınarak yapılmıştır. Olguların yaşları 26 ile 97 arasında değişmekte olup, ortalaması 70.18±14.31’dir. Geliş NIHSS skorları 1 ile 28 arasında değişmekte olup, ortalaması 11.38±5.65 ve medyanı 10’dur. Çıkış NIHSS skorları 0 ile 34 arasında değişmekte olup, ortalaması 7.51±8.53 ve medyanı 4’dür. Basınç yarası görülenlerin geliş NIHS skoru değerleri, basınç yarası görülmeyenlerden istatistiksel olarak anlamlı düzeyde yüksek bulunmuştur (p:0.010; p<0.05). Basınç yarası görülenlerin çıkış NIHS skoru değerleri, basınç yarası görülmeyenlerden istatistiksel olarak anlamlı düzeyde yüksek bulunmuştur (p:0.001; p<0.05). Tartışma-Sonuç: Sonuç olarak; basınç yarası gelişimini etkileyen birçok faktör bilinmektedir. Basınç yaraları kalite standartları kapsamında inme kliniklerinde ve yoğun bakımlarda takip edilmesi gereken önemli bir indikatördür. Risk faktörlerinin belirlenmesi, hemşirelik bakımı, koruyucu önlemlerin uygulanması ve hizmet içi eğitimlerin önemi bir kez daha vurgulanmaktadır.