PRİMER SJÖGREN SENDROMU OLAN BİREYLERİN FİZİKSEL AKTİVİTEYE KATILIMINI KOLAYLAŞTIRAN VE ENGELLEYEN ETMENLERİN BELİRLENMESİ


Öztürk Ö., Feyzioğlu Ö., Sarıtaş F.

Romatoloji Ortopedi Günleri Osteoartrite Çok Yönlü Bakış, İstanbul, Türkiye, 29 Eylül - 02 Ekim 2022, ss.91-92

  • Yayın Türü: Bildiri / Özet Bildiri
  • Basıldığı Şehir: İstanbul
  • Basıldığı Ülke: Türkiye
  • Sayfa Sayıları: ss.91-92
  • Acıbadem Mehmet Ali Aydınlar Üniversitesi Adresli: Evet

Özet

AMAÇ: Sjögren sendromu, yaygın ağrı, yorgunluk ve kuruluk ile karakterize bir kronik hastalıktır. Sjögren sendromu bulgularına fiziksel inaktivite de eşlik ettiğinde bireylerin yaşam kalitesi düzeyi azalmakta ve hastalık süreciolumsuz etkilenmektedir. Bununla birlikte, Sjögren sendromu olan bireylerin fiziksel aktivite veya egzersiz programına katılımlarını kolaylaştıran ve engelleyen etmenler daha önce araştırılmamıştır. Çalışmamızda primerSjögren sendromu olan bireylerin fiziksel aktivite düzeyleri ile fiziksel aktiviteyi kolaylaştıran ve engelleyen bu etmenlerin belirlenmesi amaçlanmıştır.

YÖNTEM: Çalışmaya primer Sjögren sendromu tanısı konulmuş 47’si kadın 50 katılımcı dahil edildi. Katılımcıların fiziksel aktivite düzeyi Uluslararası Fiziksel Aktivite Anketi-Kısa Form (UFAA-KF) ile değerlendirildi. Aynı zamanda metabolik eşdeğer (MET) hesaplandı. Fiziksel aktiviteye katılımı engelleyen veya kolaylaştıran etmenlerinbelirlenmesi için İnflamatuar Artritte Fiziksel Aktivitenin Kolaylaştırıcıları ve Engelleyicileri (IFKE) anketi kullanıldı. Bu anket fiziksel aktiviteyi kolaylaştıran (3 madde), engelleyen (3 madde) ve her iki durumun da sorgulandığı (4madde) toplam 10 maddeden oluşmaktadır. Her iki durumun sorgulandığı maddeler, semptomların düzeyi, hava koşulları, yakınların ve sağlık profesyonellerinin desteğine ilişkindir. Engellerin sorgulandığı maddeler, motivasyon, bilgi eksikliği ve fiziksel aktivite ile şikayetlerin kötüleşeceği inancına ilişkin olup, kolaylaştırıcıların sorgulandığı maddeler ise fiziksel aktivitenin genel sağlık ve ruh hali üzerine faydalarının bilinmesi ile kişinin kendinisakatlamadan egzersiz veya fiziksel aktivite yapabileceğinden emin olması ile ilişkilidir. Skorlama her madde için -10 ve +10 arasında yapılmakta, 0 ise nötr olarak kabul edilmektedir. Toplam skor <-5 olması fiziksel aktivitemüdahalesinin gerektiği anlamına gelmektedir.

BULGULAR: Katılımcıların ortalama yaşı 53.02±10.46 (26-74) idi. Çalışmaya dahil edilen bireylerin %58’sinin fiziksel olarak inaktif, %42’si ise fiziksel olarak orta düzeyde aktif olduğu tespit edildi. UFAA-KF anketi ile hesaplanan MET değeri ve IFKE anketi toplam skoru arasında orta düzeyde pozitif yönde anlamlı korelasyon bulundu (r=0.416, p=0.003). Katılımcıların IFKE total skor ortalaması 0.2 ± 20.69 (-48 ile 40 arasında) idi. IFKE anketi madde bazında incelendiğinde, motivasyon düzeyi, hava koşulları, semptomların seviyesi ile hangi egzersizlerin nasıl yapılacağı konusunda bilgi eksikliği fiziksel aktiviteyi engelleyici etmenler olarak değerlendirilmiştir. Aynı zamanda, fiziksel aktivitenin genel sağlık ve ruh sağlığı açısından faydaları hakkında bilgi sahibi olmak ve sakatlanmadan egzersiz yapabileceğinden emin olmak maddeleri fiziksel aktivite açısından kolaylaştırıcı olarak görülmüştür. Katılımcıların fiziksel aktivite düzeyini etkilemediğini düşündüğü faktörler ise yakın çevrenin desteği ve fiziksel aktivitenin şikayetleri kötüleştireceğine inanması olarak tespit edilmiştir.

SONUÇ: Çalışmamızın sonucunda, Sjögren sendromu olan bireylerin IFKE toplam skoru incelendiğinde fiziksel aktivite müdahalesine gerek duymadığı görülmüştür. Bununla birlikte, katılımcıların fiziksel aktivite düzeyleri yüksek bulunmamıştır. Bu durumu etkileyen en önemli faktör olarak, motivasyon kaybı ve bilgi eksikliği görülmüştür. Bu hastalarda gelişebilecek olası komorbiditeleri engellemek ve yaşam kalitesini iyileştirmek amacıyla motivasyon düzeyini arttıran ve egzersiz hakkında bilgi eksikliğini gidermeye yönelik hazırlanan kapsamlı eğitimler hastalık yönetim sürecine entegre edilmelidir. Rutin hasta takipleri esnasında fiziksel aktiviteve egzersize katılımı engelleyen etmenler göz önünde bulundurulmalıdır.

Anahtar Kelimeler: Egzersiz, fiziksel aktivite, sjögren sendromu