Göğüs Kalp Damar Anestezi ve Yoğun Bakım Derneği 25. Ulusal Kongresi, İstanbul, Türkiye, 20 - 22 Nisan 2019
Konjenital Kalp Cerrahisi Sonrasında Uzamış Mekanik Ventilasyon Süresi Nedeni Diyafram
Paralizisi
Dilek Altun
Acıbadem Mehmet Ali Aydınlar Üniversitesi SHMYO, Anesteziyoloji ve Reanimasyon, İstanbul
Giriş-Amaç: Diyafram paralizisi, frenik sinir hasarıyla meydana gelen, konjenital kalp cerrahisinden
sonra nadir de olsa görülebilen solunumsal bir komplikasyondur. Etkilenen tarafta diyafragma
elevasyonu ortaya çıkmaktadır. Elevasyon olan tarafta diyafragma akciğere bası yapabilir, mediyasten
karşı tarafa doğru yer değiştirebilir. Paralizi olan tarafta solunum hareketleri azalmakla birlikte, takipne,
apne, siyanoz ortaya çıkabilir. Tekrarlayan atelektazi, mekanik ventilatörden ayrılamama, paradoksal
solunum paterni, buna bağlı olarak uzun yoğun bakım ve hastane kalış süresine neden olabilmektedir.
Bu sunumumuzda, konjenital kalp cerrahisi sonrasında bilateral diyafram paralizisi olan olgularımızı
retrospektif olarak değerlendirdik.
Materyal-Metod: Kliniğimizde 2016-2018 yılları arasında konjenital kalp hastalığı nedeniyle ameliyata
alınan hasta dosyaları taranarak bilateral diyafram paralizisi nedeniyle plikasyon yapılan hastalar
değerlendirildi. Hastaların mekanik ventilasyon (MV) ve yoğun bakımda (YB) kalış süreleri,
reentübasyon sayısı, noninvaziv mekanik ventilatör (NIV MV) destek süresi, hasta dosyaları taranarak
değerlendirildi.
Bulgular: Kliniğimizde 2016-2018 yılları arasında toplam 678 hasta konjenital kalp hastalığı nedeniyle
ameliyata alındı. N:101 yenidoğan, n:179: infant, n:398 çocuk hastalardan oluşmakta idi. Toplam 5
hastada bilateral plikasyon yapılırken 2 hastada sağ plikasyon 1 hastada sol plikasyon yapıldı. Tek taraflı
paralizi olan hastaların YB kalış süresi ve MV süresi bilateral paralizi olan hastalara oranla istatistiksel
olarak daha kısa idi (p<0.01).
Hastaların demografik verileri ile yapılan ameliyat prosedürleri Tablo I'de; YB, NIV MV ve MV süreleri,
reentübasyon sayısı Tablo II'de gösterilmiştir.
Tartışma-Sonuç: Akciğer grafisi diyaframın elevasyonunu göstermede yardımcı olmasına rağmen kesin
tanı spontan solunumda floroskopi veya ultrasonografi ile diyafram hareketinin azalmış veya kaybolmuş
olduğunun görülmesiyle konulabilir. Diyafram plikasyonu, özellikle ciddi solunum sorunları yaşayan ve
mekanik ventilatörden ayrılamayan pediyatrik olgularda tedavide sıklıkla kullanılmaktadır. Sonuç
olarak, konjenital kalp cerrahisinde postoperatif dönemde solunum sıkıntısı olan olgularda diyafram
fonksiyonları araştırılmalı ve cerrahi tedavi için zaman kaybedilmemelidir.