HİPOTİROİDİ OLAN KADINLARDA VİSSERAL ADİPOZİTE İNDEKSİ, KARDİYOMETABOLİK RİSK FAKTÖRLERİ VE BESLENME DURUMUNUN DEĞERLENDİRİLMESİ


Arıtıcı Çolak G.

9. Sağlıklı Yaşam e- kongresi, İstanbul, Türkiye, 8 - 11 Ekim 2020, ss.91

  • Yayın Türü: Bildiri / Özet Bildiri
  • Basıldığı Şehir: İstanbul
  • Basıldığı Ülke: Türkiye
  • Sayfa Sayıları: ss.91
  • Acıbadem Mehmet Ali Aydınlar Üniversitesi Adresli: Hayır

Özet

Giriş - Amaç: Tiroid fonksiyonundaki anormallikler, genel popülasyonun %5-%10’unu etkilemektedir. Hipotiroidi kadınlarda erkeklere göre 5-10 kat daha sıktır. Hipotiroidi KVH için önemli bir risk faktörüdür. Hipotiroidi hastalığında serum lipit ve glukoz profilinde anormallikler, ağırlık artışı ve hipertansiyon oluşmaktadır. Bu çalışmada, hipotiroidi olan kadınlarda visseral adipozite indeksi, kardiyometabolik risk faktörleri ve beslenme durumunun değerlendirilmesi amaçlanmıştır.  Yöntem - Gereçler: Bu çalışma Ekim 2018-Mart 2019 tarihleri arasında İstanbul Şişli Hamidiye Etfal Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde Meme ve Endokrin Cerrahi kliniğine başvuran hipotiroidi tanısı almış, gönüllü 19-83 yaş arası 50 hasta kadın ve 50 sağlıklı kontrol ile yürütülmüştür. Çalışmaya katılan kadınların, rutin olarak istenen biyokimyasal kan parametreleri retrospektif olarak alınmıştır. Çalışmanın başlangıcında katılımcılara; demografik özelliklerini, hastalığa ilişkin bilgilerini, beslenme alışkanlıklarını ve fiziksel aktivite durumlarını saptanmak amacıyla hazırlanan anket formu araştırmacı tarafından yüz yüze görüşme yöntemi kullanılarak uygulanmıştır. Katılımcıların bazı antropometrik ölçümleri araştırmacının kendisi tarafından alınmıştır. Her katılımcının 3 günlük besin tüketim kayıtları ve 3 günlük fiziksel aktivite kayıtları alınmıştır. Katılımcıların VAİ’nin hesaplanabilmesi için TG, HDL-kolesterol, BKİ ve bel çevresi ölçütleri alınmıştır.  Bulgular: Çalışmaya katılan kadınların yaş ortalaması 38,9±15,1 yıldır. Hipotiroidi grubunun vücut ağırlığı, BKİ, bel çevresi, kalça çevresi, bel/kalça oranı ve bel/boy oranı kontrol grubundan anlamlı olarak yüksek bulunmuştur (p<0.05). Araştırmaya katılan hipotiroidi olan hastalarla kontrol grubu arasında açlık kan glukozu, HbA1c, total kolesterol, HDL-kolesterol, LDL-kolesterol, trigliserid, TSH ve sT4 düzeyi açısından istatistiksel olarak anlamlı fark saptanmıştır (p<0.05). Hipotiroidi olan hastaların VAİ ortalaması 4.9±2.7 iken kontrol grubununki 2.2±1.1 olarak bulunmuştur ve bu fark istatiksel olarak önemli bulunmuştur (p<0.05). Hipotiroidi grubunun günlük aldıkları enerji miktarı, tükettikleri protein, yağ ve posa miktarı kontrol grubundan anlamlı olarak düşük iken karbonhidrat oranı anlamlı olarak yüksek bulunmuştur (p<0.05).  Sonuç: Çalışmada, literatür ile benzer olarak, hipotiroidi hastalarında sağlıklı bireylere göre kardiyometabolik risk faktörlerinin arttığı saptanmıştır. VAI değeri ve trigliserid düzeylerinin hipotiroidi hastalarında sağlıklı bireylere göre daha yüksek olduğu saptanmıştır. Bu durum, hipotiroidi hastalığı ile birlikte visseral adipozun arttığını göstermektedir. Sonuç olarak; hipotiroidi hastalarında kardiyometabolik riskleri azaltmak için tıbbi beslenme tedavisi ile adipoz dokunun azaltılması amaçlanmalıdır